Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD)’nden Diyabete Özel Rehber:
DİYABETİMİ TANIYORUM SAĞLIĞIMI KORUYORUM PROJESİ
Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD), oldukça yaygın bir halk sağlığı sorunu olan ve dünyada yaklaşık 415 milyon erişkin insanı etkileyen1 diyabete dikkat çekmek ve topluma, bu hastalıkla ilgili kritik bilgileri içeren bir rehber sunarak kamuoyunu aydınlatmak amacıyla, “Diyabetimi Tanıyorum Sağlığımı Koruyorum Projesi”ni hayata geçirdi. Hastaların diyabeti ve diyabete eşlik eden kronik hastalıkları daha iyi anlamaları ve yönetmeleri konularına yol göstermek adına hazırlanan “Diyabetimi Tanıyorum Sağlığımı Koruyorum” diyabet rehberi, bir QR kod aracılığı ile de erişilebilecek https://www.
Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD), önemli bir halk sağlığı sorunu olan ve dünyada yaklaşık 415 milyon erişkin insanı etkileyen1 diyabete dikkat çekmek ve bu hastalıkla ilgili kritik bilgileri içeren bir rehber oluşturmak amacıyla “Diyabetimi Tanıyorum Sağlığımı Koruyorum” Projesi’ni hayata geçirdi. 14 Kasım Dünya Diyabet Günü’nde lanse edilen proje kapsamında, www.temd.org.tr’de diyabete özel bir web sayfası hazırlandı. Diyabet hastalığına karşı önlem ve tedavi sürecinde rehber niteliğindeki bu proje ile, Tip 2 diyabetin yaşam tarzı değişiklikleriyle önlenebileceğine dikkat çekilirken; hastalığın ileri safhalarda organlarda yol açabileceği hasarlar konusunda da kamuoyunu bilgilendirmek hedefleniyor.
Tüm dünyada teşhis edilen diyabet vakalarının yaklaşık %90 gibi büyük bir oranını Tip 2 diyabet oluşturmaktadır.2 Tip 2 diyabet, kontrol altına alınmadığında ciddi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Diyabete bağlı kalp ve böbrek hastalıkları gibi komplikasyonlar, genellikle uzun vadede ortaya çıkmakta ve hastanın yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürmektedir. Bununla birlikte, sağlıklı bir yaşam tarzı ile önlenebilen Tip 2 diyabet, erken tanı ve bütüncül bir bakış açısıyla ele alındığında ise yönetilebilir bir hastalık olarak kabul edilmektedir.
Bu nedenle, hastaların diyabet ve eşlik eden kronik hastalıklarını daha iyi anlamaları ve yönetmeleri konularına yol göstermek ve kamuoyunu aydınlatmak adına, bir QR kod aracılığı ile de https://www.temd.org.tr/
“Diyabetimi Tanıyorum Sağlığımı Koruyorum” Projesi için hazırlanan web sayfasında, hastaların bundan sonraki yaşantılarında sağlıklarını nasıl daha iyi koruyacaklarına dair önemli ipuçları bulunurken, hastalar ve hekimler için vücut kitle indeksi, osteoporoza bağlı kırık riski hesaplayıcı, HbA1c ortalama kan şekeri dönüştürücü gibi pratik hesaplama testleri de bulunuyor.
Diyabet, Beraberinde Birçok Kronik Hastalığa Zemin Hazırlıyor
İnsülin hormonunun yokluğu veya yetersiz olması durumunda kan şekerinin hücreye girememesi sonucu hücre dışında ve kanda birikmesiyle ortaya çıkan Tip 2 diyabetin en önemli belirtileri arasında; sık idrara çıkma, susama, kilo kaybı yer almaktadır. Tip 1 diyabet daha çok çocuk ve gençlerde görülürken, Tip 2 diyabet 40 yaşın üzerinde görülmekte ve diyabet vakalarının %90 kadarını oluşturmaktadır.3
Diyabet tanısı koyulduktan sonra, hastaların bir hekim gözetimi altında yaşam tarzlarını yeniden düzenlemesi büyük önem taşımaktadır. Kan şekeri seviyelerini düzenli olarak takip etmek, sağlıklı bir diyet uygulamak ve egzersiz yapmak, diyabet yönetiminde hayati öneme sahiptir. Çünkü diyabet, kontrol altına alınmadığında böbrek bozukluğu, kalp ve damar hastalıkları, göz bozuklukları gibi farklı rahatsızlıkların gelişmesine sebep olabilmektedir.
Obezite, diyabet, kalp-damar hastalıkları, kronik böbrek hastalığı, karaciğer hastalıkları, hipertansiyon, kalp hastalığı veya inme gibi hastalıkları olan bireylerde genellikle altta yatan kardiyovasküler riske bağlı birden fazla ilişkili hastalık bulunmaktadır. Bu nedenle bu hastalıkların birbirleriyle bağlantılı olarak tedavisi önem taşımaktadır.
Sağlıklı Beslenme ve Düzenli Hareket Diyabetle Yaşamın Olmazsa Olmazı
Beslenme tedavisi, prediyabetin, diyabetin ve diyabetle ilişkili komplikasyonların önlenmesi ve tedavisinde, tedavinin vazgeçilmez bileşeni olarak öne çıkmaktadır. Diyabetli bireylerde HbA1c’nin düşürülmesi için diyabet konusunda deneyimli bir diyetisyen tarafından tıbbi beslenme tedavisi uygulanması gerekmektedir. Beslenme düzeninde glisemik indeksi düşük, emilimi yavaş gıdaların tercih edilmesi önem taşımaktadır. Fazla kilolu veya obez diyabetli bireylerin, sağlıklı vücut ağırlığına ulaşmak ve bunu sürdürmek için enerji alımını azaltması ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmesi de gerekmektedir. Tip 2 diyabetli bireylerin, optimal glisemik kontrol için öğün zamanlamasına dikkat ederek düzenli yemek yemeleri de kritik adımlardan biri olarak öne çıkmaktadır.
Diyabet tedavi planının önemli bir parçasını oluşturan fiziksel aktivite ve egzersiz, hastanın ihtiyaçlarına ve mevcut komplikasyonlarına göre planlanmış şekilde tüm diyabetli hastalara önerilmektedir. Diyabetliler için tempolu yürüme, koşma, yüzme gibi aktiviteler ve kas gücünü artıran direnç egzersizleri önerilmektedir. Aerobik ve direnç egzersizlerinin birlikte yapılması da insülin duyarlılığını artırmada tek başlarına yapılan egzersizlerden daha etkili olmaktadır. Kişiye özel belirlenen fiziksel aktivitelerin her gün yapılması da diyabeti kontrol altında tutacak en önemli adımlar arasında yer almaktadır. 4
Sağlıklı ve dengeli bir sosyal yaşam ve stresle mücadele, diyabetli hastaların yaşamlarını iyileştirmede öne çıkan önemli faktörler arasında yer almaktadır. Gece en az 6 -7 saat kaliteli uyku, yüksek kan şekeri ve yüksek tansiyonun kontrol altına alınmasını kolaylaştırmaktadır.
Bu projeye verdikleri destek ile hastaları ve potansiyel risk grubunda olan kişileri diyabet hakkında bilgilendirmeyi amaçladıklarını vurgulayan Boehringer Ingelheim Türkiye Medikal Direktör ve Medikal İşler Müdürü Dr. Levent Alev “Kontrol altına alınmadığında ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen Tip 2 diyabet ile ilgili toplumsal farkındalık yaratacak ve mevcut hastaların da tedavi sürecine destek verecek projelere özel bir önem veriyoruz. Diyabet hastalığına karşı önlem ve tedavi sürecinde önemli bir rehber olan “Diyabetimi Tanıyorum Sağlığımı Koruyorum” Projesi’ne verdiğimiz destek ile hastalığın seyri ve yol açabileceği organ hasarlarının önemine dikkat çekmeyi hedefliyoruz” dedi.